Esenyurt Belediye Başkanı Prof. Dr. Ahmet Özer, Amatör Spor Kulüpleri Haftası nedeniyle ilçede bulunan Amatör Spor Kulüpleri Başkanları ile bir araya geldi. Buluşmada belediyeye ait başka kurumlara devredilen 2 adet stadın geri alınması için çalışmalara başladıklarını ifade eden Başkan Özer, Esenyurt’u sporun başkenti yapma konusunda kararlı olduklarını vurguladı.
Esenyurt Belediye Başkanı Prof. Dr. Ahmet Özer ilçede çalışmalarını sürdüren Amatör Spor Kulüpleri Başkanları ile kahvaltı programında buluştu. Başkan Özer programda yaptığı konuşmada iki stadın kullanım hakkının Esenyurt halkının iradesine rağmen başka kurumlara devredildiğine dikkat çekti. “İki stadımızdan biri Spor Bakanlığı’na, diğeri ise İstanbul Spor’a verilmiş. Bu alanlar, Esenyurt halkının iradesine rağmen başkalarına devredilmiş. Bunu doğru bulmuyorum. Belediye, halkın belediyesidir; kimsenin kişisel malı değildir. Bu tesisler, bu alanlar halkındır. Belediye başkanı da halkın parasıyla halka hizmet etmekle yükümlüdür. Bu yüzden bu alanları geri almak için elimizden geleni yapacağız” dedi.
Ziyaretçi başkanlar ise bu anlamlı günde kendilerini unutmayan Başkan Özer’e teşekkür etti. Başkan Özer, kahvaltı programı boyunca spor kulübü başkanlarının talep ve önerilerini dinleyerek, sporun ve sporcunun her zaman yanında olacaklarını vurguladı.“
Halkın spor yapabilmesi için alanlar oluşturmak gerektiğinin altını çizen Başkan Özer şöyle konuştu; “Spor dendiğinde aklıma üç temel kategori geliyor. İlk olarak, bir belediye için en önemli öncelik halkının sağlıklı olmasıdır. Bu yüzden halkın spor yapabileceği alanlar oluşturmak gerekiyor. Yürüyüş yolları, bisiklet yolları, sabah sporu için alanlar gibi. Öncelikli hedefimiz toplum olmalı. Toplum sağlıklı değilse, içinden çıkan sporcular da sağlıklı olmaz. Yani sadece birkaç sporcu sağlıklı olup geri kalanı sağlıksız olduğunda ne anlamı kalır? O yüzden geniş bir şekilde halkın spor yapacağı alanları oluşturmak esas amacımızdır. İkinci olarak, amatör sporların desteklenmesi geliyor. Amatör sporlar, halkla profesyonel sporcular arasındaki geçiş sürecidir. Aynı zamanda sporun önemini gelecek nesillere aktarmak için bir motivasyon kaynağıdır. Profesyonel spora geçiş sürecinde amatör sporların desteklenmesi hem halk sporuna bir katkıdır hem de profesyonel sporun kaynağını kurutmamak için gereklidir. Belediyemiz, bu konuda da bir model ortaya koydu. Göreve geldiğimizde, “Esenyurt’u kültürün, sanatın ve sporun başkenti yapacağız” dedik. Bu çerçevede sporu ve sporcuyu sonuna kadar desteklemeye devam edeceğiz.”
Sporculara yardımlarının hız kesmeden devam edeceğini ifade eden Başkan Özer konuşmasına şöyle devam etti; “Şu an 49 amatör spor kulübümüz var. Futboldan basketbola, karate’den taekwondo’ya, jimnastikten tenise kadar 15 farklı branşta hizmet veriyorlar. Bu önemli bir kaynak. Bu 49 kulübün 39’una hem nakdi hem de ayni yardımlar yapıyoruz. Kalan 10 kulübe de ayni yardımlar sağlıyoruz, otobüs, saha malzemeleri gibi. Nakdi yardımlarla ilgili eksikleri şimdi öğrendim, Kasım ayı itibariyle bu yardımları da yapacağız. Ayrıca spor malzemesi desteğinin ihalesini de Kasım ayında gerçekleştireceğiz. Burada bir başka konu da bazı spor alanlarımızın bizden alınmış olmasıdır. İki stadımız, biri spor bakanlığına, diğeri ise İstanbul Spor’a verilmiş. Bu alanlar, Esenyurt halkının iradesine rağmen başkalarına devredilmiş. Bunu doğru bulmuyorum. Belediye, halkın belediyesidir; kimsenin kişisel malı değildir. Bu tesisler, bu alanlar halkındır. Belediye başkanı da halkın parasıyla halka hizmet etmekle yükümlüdür. Bu yüzden bu alanları geri almak için elimizden geleni yapacağız.”
“Esenyurt sporun başkenti olacak”
Spor etkinliklerinde ayni ve nakti yardımların devam edeceğini belirten Başkan Prof. Özer konuşmasını şu ifadelerle noktaladı: “Belediye olarak 14 spor tesisimiz, 3 ayrı noktada 29 branşta uzman 110 spor eğitmenimiz ile 23 bin vatandaşımıza ücretsiz spor eğitimi veriyoruz. Spor okullarından faydalanan çocuklarımıza ve gençlerimize forma, eşofman, spor ayakkabısı ve çanta ücretsiz olarak temin ediyoruz. Esenyurt’u kültür, sanat ve sporun başkenti yapmak için elimizden gelen her şeyi yapıyoruz. Üç ayda üç büyük festival gerçekleştirdik ve iki tane daha planlıyoruz. Spor etkinliklerimizde de ayni ve nakdi desteklerimiz devam edecek. Spor, kültür ve sanat bir bütün olarak yürütülmeli. Sağlam kafa, sağlam vücutta bulunur diyoruz. Ama sağlam kafa, yalnızca yemekle değil; bilgi, kültür ve sanatla da beslenir. Bu yüzden sporu teşvik ederken, kültür ve sanata da aynı önemi vermek zorundayız.”